ENERGO-PRO, HİDROELEKTRİĞİN KARBONSUZLAŞMADAKİ ROLÜNÜ GÜÇLENDİRMEK İÇİN ARAŞTIRMAYA KATILIYOR.

ENERGO-PRO, HİDROELEKTRİĞİN KARBONSUZLAŞMADAKİ ROLÜNÜ GÜÇLENDİRMEK İÇİN ARAŞTIRMAYA KATILIYOR.
Orta Avrupa'daki en büyük hidroelektrik yatırımcısı olan Çek şirketi ENERGO-PRO, havanın korunmasına ve enerji sektörünün genel olarak karbonsuzlaştırılmasına önemli ölçüde katkıda bulunması beklenen bilimsel bir projeye katılıyor. ENERGO-PRO, sonuçları su rezervuarlarından kaynaklanan sera gazı emisyonlarının daha iyi anlaşılmasına yol açacak bir çalışmada İngiliz BLUEMETHANE GROUP ile işbirliği yapıyor. Nihai amaç, gelecekte bu emisyonları mümkün olduğunca azaltmaktır.
Hidroelektrik santralleri genel karbondan arındırmaya önemli ölçüde katkıda bulunan yenilenebilir kaynaklar arasındadır, ancak barajlardaki su rezervuarlarının kendileri de sera gazı emisyonlarına belirli bir ölçüde katkıda bulunur. Otlar ve odunsu bitkiler, nehir akıntıları veya bitişik yamaçlardan taşındıkları su rezervuarlarının dibinde çürür. Metan ve karbondioksit daha sonra küçük kabarcıklar şeklinde su yüzeyine yükselir ve atmosfere karışır.
Uzun süredir atık sulardan metan yakalama konusunda uzmanlaşmış olan küresel BLUEMETHANE GROUP çalışması, Uluslararası Hidroelektrik Birliği (IHA) ve Montreal'deki Quebec Üniversitesi (Université du Québec à Montréal) ile birlikte çalışarak su rezervuarlarından kaynaklanan emisyonlar hakkındaki bilgileri genişletmeyi ve daha sonra bunların azaltılmasına katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. ENERGO-PRO, Alpaslan 2 barajındaki rezervuardan ilgili verileri toplayarak araştırmaya katılmıştır.
TÜRÜNÜN İLK ÖLÇÜMÜ
Alpaslan 2 hidroelektrik santrali, 280 MW kurulu gücü ile ENERGO-PRO tarafından işletilen en büyük santrallerden biridir. İnşaatı 2021 yılında tamamlanan barajın su yüzey alanı yaklaşık 55 km²'dir. Alpaslan 2'den ilk veri seti bu yıl Haziran ayında toplandı. ENERGO-PRO böylece hidroelektrik rezervuarlarında sera gazları için türünün ilk yerinde ölçümlerine dahil oldu. Tüm çalışma için veri toplamanın 2025 sonuna kadar devam etmesi bekleniyor.
BLUEMETHANE GROUP çalışmasıyla dünyanın dört bir yanındaki rezervuarlardan elde edilen veriler, su rezervuarlarında sera gazlarının birikimi ve atmosfere salınımına ilişkin araştırmalarda kullanılan modellerin iyileştirilmesini mümkün kılacaktır. Tüm proje sadece mevcut durumun izlenmesine değil, aynı zamanda gelecekteki eğilimlerin tahmin edilmesine de odaklanmaktadır. Bu, sera gazı emisyonlarının azaltılmasında en etkili olacak olası önlemlerin belirlenmesine olanak sağlayacaktır.